28 Kasım 2015 ile 4 Aralık 2015 tarihleri arasında eşim Taner ile birlikte Barselona’ya gittik. Planımızı Eylül ayında yapmış, biletleri de o tarihte almıştık.
UÇAK BİLETİ;
Eylül ayının başında Pegasus indirim kampanyasından iki kişi gidiş dönüş 736-TL’ye satın aldık. Daha öncesinden de yaptığım araştırmalarda erken alımlarda uçak fiyatlarının genelde bu fiyatta olduğunu gördüm.
KONAKLAMA;
Biletleri aldıktan kısa bir süre sonra da otel rezervasyonumuzu yaptık. Aklınızda olsun otel ve araç kiralama konusunda uygun fiyatlara expedia.com’dan ulaşabilirsiniz. Ben otele öncelikle expedia.com’dan bakıyorum ardından da booking’den kontrol ediyorum. Ayrıca bazı durumlarda otelin kendi sitesinden en uygun fiyata ulaşabiliyorsunuz, mutlaka kendi sitesini de fiyatları kontrol etmenizi tavsiye ederim. Ben bu sefer en uygun fiyatı booking’den elde ettim.
LA RAMBLA’DA KONAKLAMA;
Barselona’nın en işlek caddesi La Rambla’nın sağ kesimi olan El Raval tarafında La Rambla’ya çıkan sokaklardan birinde yer alan Hostal River’dan yaptırdık rezervasyonu. Fiyatı çok makuldu, kişi başı gecelik 18 euro, 5 gece için iki kişi 180 euro ödedik.
Öncelikle size La Rambla üzerinde konaklamadan bahsetmek istiyorum. La Rambla, bizim İstiklal Caddesi gibi, fakat kış aylarında yaptığımız seyahatte İstiklal Caddesi kadar yoğun bir kalabalık görmedik. Caddenin ortası yaya yolu, kenarlarından araç trafiği akıyor. La Rambla’nın başını denize bakan tarafı kabul edecek olursak Kristof Colomb heykelinden başlıyor ve yukarıda doğru tırmanarak Plaça Katalunya’da bitiyor, yaklaşık 1,5 km’lik bir cadde. La Rambla, gece gündüz canlı, güzel bir cadde, sağlı sollu restaurantlar, kafeler var cadde üzerinde. Tabi bazen canlılık tedirginlik de oluşturabiliyor insanda İstiklal Caddesi’nde olduğu gibi. La Rambla da biraz böyle, hafif bir tedirginlik uyandırdı bende ilk başta. Ancak daha sonra hiçbir sıkıntı yaşamadık, geç saatlerde de otele girsek herhangi bir tehlike sezmedim. Fakat tabi kendini daha güvende hissetmek isteyen insanlar olabilir La Rambla belki onlar için uygun bir konaklama mevkisi olmayabilir.
La Rambla’da konaklamanın en büyük avantajının, her yere yakın olması, buradan metro kullanımının rahat olması, şehri yürüyerek gezebilmeniz ve akşamları Gotik Bölgesi’e çok rahat gidip gelebilmeniz olduğunu düşünüyorum. Biz bu açıdan çok sevdik, bir daha gitsek yine bu bölgede kalırız diye düşünüyorum.
Ayrıca Gotik ve El Born Bölgesi, La Barcelonata kısmı, Katalunya meydanı (Plaça de Catalunya) da konaklama için bana mevki olarak uygun geldi.
Bir de şehrin zengin kesimi bizim Bağdat Caddesi’ne benzer Gracia bölgesi de daha lüks konaklama isteyenler için uygun olabilir.
HOSTAL RİVER;
Otelimize dönecek olursak; hostel deseniz değil otel deseniz değil, biraz değişik bir kıvamındaydı. Şöyle ki; bir koridor boyunca odalar sıralanmış, koridordaki 6 adet odaya iki tuvalet ve bir duş paylaştırılmış, yani tuvalet ve banyo ortak vaziyetteydi. Daha önce benzer şekilde Amsterdam’da konaklamış ve bir tuvaleti karşımızdaki oda ile ortak kullanmış, herhangi bir sıkıntı yaşamamıştık. Ancak şimdi öyle olmadı, çünkü 6 odayla ortak kullanmak sıkıntılı oldu hijyen açısından, ayrıca dışarıda olması da iyi değildi (Amsterdam’da duş odamızın içindeydi), zahmetli oldu. Otel hizmeti olarak her gün yataklar toplanıyor, havlular yenileniyordu, ancak bunun dışında odada temizlik yapılmıyordu. Ayrıca odada TV, buzdolabı benzeri otele özgü eklentiler yoktu. Otel sahipleri oldukça misafirperverdi, ancak bu yeterli olmadı, zira yeniden bu otelde kalır mısın deseniz, hayır kalmam diyebilirim.
HAVALİMANINDAN ŞEHRE GİDİŞ;
Barselona havalimanı ikiye bölünmüş vaziyette Terminal 1 ve Terminal 2 olarak. Biz Pegasus’la Terminal 2’de indik. THY Terminal 1’e iniyormuş diye duydum ancak emin değilim, bu tür bilgileri havayolu şirketinin internet sitesinden kontrol edebilirsiniz. Bu arada önemli bir bilgi; duyumlarıma göre Terminal 1 ile Terminal 2 arası yaklaşık 4 km imiş. Ayrıca iki terminal arasında da ücretsiz servis hizmeti varmış.
Barselona havalimanı mesafe olarak şehre oldukça yakın, örneğin La Rambla’ya 16 km uzaklıkta. Havalimanından şehre gitmenin çeşitli yolları var. Kalabalıksanız taksi uygun olabilir. Kabalalık değilseniz ve en ucuz yolu kullanmak istiyorsanız metro ve otobüs sizin için uygun olacaktır. Biz giderken metroyu denedik, acemi de olduğumuzdan yol oldukça uzun sürdü 1 buçuk saat kadar vaktimiz aldı bileti al, treni bekle, bin derken. Bu yolculuk size 2 euro kadar bir maliyet getirecektir. Bunun dışında otobüs de bir diğer seçenek. Ayrıca havalimanından şehre gitmenin en rahat yolu Aerobus’lar. Biz dönüş uçağa binerken Aerobus’ı kullandık. Havalimanından da sürekli olarak kalkıyor, kişi başı 5,90 euro, yolculuk 15-20 dk. kadar sürüyor, içerisinde internet var, mis gibi gidiyorsunuz.
METRO AĞI;
Kısaca Barselona metrosunu beğendik, en tatlı kısmı da çoğunluklu metronun içinde kilometrelerce yürümüyorsunuz 🙂 şaka bir yana hesabımız kilometre hesabı değil ancak metronun içinde uzun uzun yürümek de insanı ayrıca yoruyor, fakat Barselona metrosu genellikle böyle değil, fırt diye iniveriyorsunuz trene 🙂
Aktarmalarda ayrıca para ödemiyorsunuz, metronun içindeyken örneğin Line 2’den Line 4’e geçmek isteseniz para istemiyor İspanya sizden 🙂
Gezilecek çoğu yere metro var, bu konuda bizi en çok Parc Güell üzdü, metrodan sonra biraz yürüyorsunuz, yokuşlu falan, onun dışında genel olarak her yerde metro durakları gayet yakın gezilecek yerlere.
Ayrıca gezilecek yerlere giderken inmeniz ve aktarma yapmanız gereken durakların hangileri olduğunu çevrimdışı çalışan “Barcelona Metro Map” isimli, logosunda bir tren ve altında BCN yazısı bulunan android uygulamasını kullanarak öğrenebilirsiniz. Biz bu uygulamadan çok faydalandık.
TOPLU TAŞIMA ÜCRETİ;
Toplu taşıma ücreti oldukça uygun şöyle ki; bilet makinelerinden alabileceğiniz çoklu biletler işinizi görebilir. Biz 5 gece 6 günlük seyahatimiz için kişi başı 10 seferlik bilet aldık, bu biletler biz yürümeyi sevdiğimiz için ve çoğunlukla yürüdüğümüz için bize yeterli geldi. Biletmatiklerden satın aldığımız T-10 isimli 10 seferlik biletler için 9,95 euro ödedik. Bu bileti otobüs ve metroda kullanabildik. İşte biletin görüntüsü de aşağıda;
HAVA DURUMU;
Barselona genelde yazın çok ön planda olan bir şehir, upuzun harika sahilini düşündüğümde bu durum çok da anlamlı bence. Bu yüzden yazın giden çok insandan duyduğum kadarıyla yazın çok güzel, deniz için ideal fakat çok kalabalık alabiliyormuş şehir, aynı zamanda da mevsim gereğinden hava yakıcı oluyor haliyle.
Biz gittiğimizde Barselona sonbahardan çıkıp kışa giriyordu, buna rağmen hava o kadar güzeldi ki yer yer montlarımızı bile çıkardık. Açıkçası hem havadan hem de çok popüler bir sezon olmamasından ötürü insan sayısının azlığından çok rahat ettik. Bu yüzden eğer deniz tatili olarak düşünmüyorsanız size de seyahat konusunda Kasım sonu Aralık başını tavsiye edebilirim.
ETKİNLİKLER;
Havanın güzelliği dışında bu dönemin şöyle de bir avantajı oldu bizim için, şehrin çeşitli yerlerinde Noel pazarları kurulmuştu, bu şehri inanılmaz güzelleştirmiş, renklendirmiş ve canlandırmıştı, bu pazarları sadece gezmek bile benim için çok keyifli oldu.
Barselona, çok hareketli ve canlı bir şehir, insanlar sokaklarda, kafe-barlarda, sohbet ve eğlence peşinde. Bu yüzden de Barselona etkinlikler şehri diyebilirim. Size tavsiyem seyahatiniz yaklaştığında şehirdeki etkinleri mutlaka kontrol edin, güzel şeyler bulabilirsiniz. Benim kontrol ettiğim sitelerden biri de Barcelona Yellow, tıklayın ulaşın!
DERİN MEVZU FLAMENKO;
Eşimin de benim de flamenko ile alakalı herhangi bir deneyimi olmadı, bu dansa ilgimiz de olmadı maalesef ne yalan söyleyeyim 🙂 Siz de bizim gibi insanlarsanız beklentiniz de düşüktür diye düşünüyorum, zira biz böyleydik.
İspanya deyince akla gelen ilk şeylerden biri flamenko. Barselona’da da bu konuda seyir anlamında çokça seçenek var. Bizim beklentimiz ve bu konudaki bilgi-görgümüz düşük olduğundan kısa süreli olan bir gösteriyi tercih ettik. Ancak genel olarak iyi bir flamenkonun 1 saat süreyle devam eden olduğunu öğrendiğimi sizinle de paylaşmak isterim. Siz bu konuda bizim gibi değilseniz farklı bir mekan ve gösteriyi değerlendirebilirsiniz.
Biz flamenkoyu La Rambla’ya çıkan sokaklardan birindeki meydan olan Plaça Reial’da bulunan Los Tarantos’ta izledik. Kişi başı 10 euro karşılığında yarım saatlik bir flamenko gösterisiydi izlediğimiz ve biz bu gösteriyi oldukça beğendik 🙂 hatta bize süresi çok ideal geldi, çünkü hem çalıp hem söyleyip hem de dans eden bir ekip vardı karşımızda ve özellikle tiz bir sesle söylenen şarkılar başlangıçta çok etkileyici iken ilerleyen dakikalarda bunaltıcı olabiliyordu -en azından benim için öyle oldu-. Bu yüzden süre bana çok ideal geldi, sıkılmadan izledim gösteriyi.
Gösteriden getirdiğim görüntüler bence fikrinizi oluşmasına yardımcı olacaktır. İşte videoları;
YARARLANDIĞIM KAYNAKLAR;
Barselona’ya gitmeden önce derin bir araştırma yaptım, birtakım site ve bloglar şehir hakkında bilgi edinmemi sağladı. Bunlardan biri Barselona’ya odaklanmış, şehre adanmış bir blog; www.thebarcelona.com. Bir diğeri ise www.ayagimintozuyla.net idi. Her ikisinden de oldukça faydalandım, okumanızı tavsiye ederim.
Barselona hakkında bu kadar genel bilgi yeterli, şimdi gezme zamanı!!
