Sürekli, yoğun olarak çalışmanın verdiği hisle her tatili değerlendirmek istiyoruz, çalışan arkadaşlar bilir, bu kafayla nereye bilet bulursak, rüzgar nereye götürürse gidiyoruz. Biz 2013 yılında 29 Ekim tatilinde Paris’e gitmek istedik. O dönemde bu ortamlarda yeniydik, nereden ucuz bilet bulunur, hangi sitelere bakılır, ne yapılır edilir pek bi deneyimsizdik. Gerçi deneyimli olsak ne olacak diye düşünüyorum, ileri bir tarihe bilet almadığınız sürece uçak biletleri çok da uygun olmuyor. Neyse biz bu sefer biletlerimizi yakın bi tarihe, Airfrance’dan aldık, uçuş güzel miydi evet güzeldi, iki kişi gidiş dönüş 1.200-TL verdik biletlere. 

Bu sefer yola Taner, ben, Alev ve Seval çıkıyoruz. 

Uçak biletlerinin ardından Paris’te konaklama seçeneklerine bakıyoruz. Biliyoruz ki Paris’te oteller pahalı ve kötü, alternatif bir seçenek olarak housetrip.com’dan ev kiralıyoruz, evimiz gayet güzel 4 kişilik, temiz, sıcak, mutfağı eşyalı ve asıl bomba 4 kişi için gecelik fiyatı 70 euro kadar, biz 4 gece için buraya toplam 280 euro veriyoruz. Bu evin tek sıkıntısı bir kasabın üstünde olması ve kasapta da at eti satılıyor olması çünkü bu inanılmaz bir koku yapıyor, apartman kötü kokuyordu, ama evin içinde herhangi bir koku yoktu. Bunun dışında herşey güzeldi, evimiz eiffel’e 2 km kadardı, biz gayet rahat yürüyorduk, zaten Paris’e yürümeye gelmiştik. 

25 Ekim günü öğlenden sonra saat 3 buçuk gibi uçağımıza bindik, akşam Paris’teydik. Paris’te çözmeniz gereken en önemli şey metro kullanımı, bunu öğrendikten sonra heryere rahatça ulaşabilirsiniz. Bir de metro için akbil tadında biletler var, birkaç günlük seçenek de sunuyorr, biz 5 günlük aldık, o zaman için 50-60 euro gibi bir fiyat ödedik. Bu biletler akbil tadında dediysem de sistemi öyle demek istedim, kendileri bir kağıt parçası, ufacık bişi, kaybetmemenizi tavsiye ederim, aksi halde parayı çöpe atmış oluyorsunuz.  

Biletimizi havalimanı metrosundan aldıktan sonra metroya binip evimizin anahtarını alacağımız yere yola çıktık (anahtarı evin olduğu yerden değil, başka bir yerden aldık), burası biraz farklı bir yerdi, zenci mahallesi olduğunu düşündük, afrolar için kuaförler falan vardı, bu bölgeden anahtarımızı aldık ve evimize giden metroya bindik.  

Evimize eşyalarımızı bırakıp ilk gece eiffel’i görmek için tekrar çıktık. 

Kaçamak eiffel turunun ardından evimize geri döndük, ertesi gün için enerjiye ihtiyacımız vardı çünkü Disneyland’a gidecektik :), bu yüzden yatıp dinlendik. 

Bu arada Pariste yoldaşınız telefonunuza yükleyeceğiniz “Visit Paris by Metro” aplikasyonu/programı olacak, yüklemeden gitmeyin derim.  

Bu kadar bilgi verdikten sonra işin eğlenceli kısmına geçmenin zamanı geldi diye düşünüyorum. Bir sonraki gün Disneyland’a gidiyoruz!!!