Bir kitap okudum hayatım değişti! Yok böyle bir şey, inanmıyorum yani, bana göre yok. Değişmek istemekle alakalı, istiyorsan kitabı okuduktan sonra değişirsin evet.
Ama şu var; bi şarkı dinledim, günüm değişti! Buna inanıyorum 🙂
Yoga yaparken keşfettiğim müzikler var benim, bazısını yoga dışında da dinliyorum. Bunlardan favorilerim Edo & Jo’nun söyledikleri. Edo & Jo müziklerine bayıldığım iki şarkıcı.
Mesela siz benim yazımı okurken aşağıdaki şarkılarını dinleyin isterim, dinleyin ki gününüz değişsin, belki renklenir? umarım..
Gün içinde birkaç müzik dinliyorum, hemen modum değişiyor. Büyü gibi bir şey müzik benim için, dinlemek tabi. Maalesef ne söyleyebiliyor, ne de bir müzik aleti çalabiliyorum. Bunları yapabilenlere hayranım, iyi ki varlar.
Edo & Jo’nun sesi kitap okurken ve yemek yaparken de iyi gidiyor bence. Düşünseniz yalancı tavuk göğsü yapıyorsunuz arkada ayin gibi bu çalıyor 😀 Tamam kabul, işi sulandırdım 🙂
Denedim Olacak’ta bugün Edo & Jo, iyi müzik, iyi kitap ve iyi bir gün var. Müzik kısmını bitirdikten sonra kitap kısmına gelmek istiyorum.
Küçüklüğümden beri çok kitap okurum, sanırım sebebi başka bir faaliyetimin olmaması. Ve benim kitap okumayı çok sevmem.
Odama kapanır saatlerce kitap okurdum, yaz tatillerinde okuduğum kitapları sayardım. Bir seferinde 40 kitap okudum, bana göre çok keyifliydi. Ayşe Kulinleri, Nermin Bezmenleri, Buket Uzunerleri, Sabahattin Alileri ben ortaokulda bitirdim. Tarih çok severdim, Ramses, Safiye Sultan serilerini yalayıp yuttum.
Üniversite hayatıma kadar okudukça okudum. Sonra hukuk fakültesine girdim ve kitap okumak benim için bir hayal oldu. Bir süre okuyamadım, sonra iş hayatına başladım, sözleşme, dava dosyası; oku babam oku. Bu yüzden aylarca zorlayıp ancak tek tük kitaplar okuyabildim. Bu beni üzdü kabul etmeliyim, bir yandan okumayı çok sevip, isteyip, gün içinde sürekli okuma yaptığımdan, okumaktan sıkıldığım için kitap okuyamaz hale geldim. Sonra uykumdan uyandım ve yeniden başladım. Nasıl?
Kitap seçimi..Yıllarımı edebi değeri nispeten yüksek kitaplar okumaya vermiş biri olarak, günlük hayata dair okuması kolay kitapları tercih etmek kendime haksızlık ve yanlış gibi geliyordu. Bu yüzden seçimlerimde hala Gabriel Garcia Marquez, Oğuz Atay gibi yazarlar vardı. Meğer hata yapıyormuşum. Çünkü tüm gün çalıştıktan sonra ben, şahsen Yüzyıllık Yalnızlığı, Tutunamayanları okuyamıyormuşum. Bunu Nil Karaibrahimgil’in “Kelebeğin Hayat Sırları” kitabını okuduktan sonra anladım. Çünkü okuyabildim, bitirdim, hem de keyifle. Eskiden olsa belki bu beni üzerdi, bilemiyorum ama şimdi bunu kabullendim. Çalışırken Yüzyıllık Yalnızlığı okuyamıyorum. Nil Karaibrahimgil, Gülse Birsel, Buket Uzuner, Sarah Jio’u tercih edebiliyorum.
Eğer siz de benim gibi eskisi kadar çok kitap okuyamıyorsanız, kitap seçiminizi gözden geçirebilirsiniz, belki parça parça okuyabileceğiniz dergiler de satın alabilirsiniz. Denemeye değer..
Benim bu seferki kitap seçimim R.J. Palacio’nun “Mucize” kitabı, yeni başladım, güzel gidiyor. Siz de kendinize bir kitap seçin, bu sefer sonunu getirin..Beni de haberdar edin..
Son olarak iyi gün; kaliteli müzik + güzel bir kitap = iyi gün 🙂 Ha bir de her şey için teşekkür etmeyi unutmayın!
Her şey için teşekkürler, amin.
Sevgiler,
Duygu
merhaba, aslında tam bir kitap kurdu olan bende de bu kitap bitiremeyen durumu vuku buldu. ve birde bunu deneyelim diyerek sarah jio okumuştum ve tarz değiştirmek gerçekten iyi geldi.
Kesinlikle! Ayrıca bende dergi okumak da işe yaradı, parça parça okumak iyi geldi 🙂