Gözümüzde büyüyen Amalfi Kıyıları (Amalfi Coast)

Başlıktan da anlayacağınız üzere İtalya’nın meşhuur Amalfi sahillerini gezmiş bulunmaktayız. Yazıya başlamadan önce size söylemek istediğim birkaç kural var, bu kurallar ışığında yazıyı okuyunuz 🙂

Kural-1: Kefalonya’ya (Yunanistan adalarından biri) gittiyseniz, hiçbir deniz güzel gelmeyecek, bunu kabul edin! Gitmediyseniz, gidin, alın yazısı da burada: Kefalonya nasıl da güzel bir yerdir!

Kural-2: Kefalonya ile hiçbir yeri kıyaslamayın!

Kural-3: Amalfi kıyılarını gözünüzde büyütmeyin! (Özet olarak; bekleneni karşılayamadı, abartıldığı kadar yoktu)

Kural-4: Amalfi tatili, bir deniz tatili değildir!

Şimdi efendim bizim 1 haftalık Amalfi kıyılarını da kapsayan, Roma’dan başlayan, Napoli’yi de içine alan seyahatimizin haritasını sizinle aşağıda paylaşıyorum, gittiğimiz yerleri de işaretliyorum:

Bu genel harita. Biz Roma’ya uçakla geldik, Roma’da 2 gece kaldık, Roma’dan araç kiraladık; Napoli ve Pompei’yi de panoramik şekilde gezerek Amalfi kıyılarına doğru yol aldık. Konaklamayı Amalfi bölgesinin ortalarındaki yeşillik bölgeye denk gelen yerlerden biri “Monte Faito” da yaptık.

 

Roma’da 2 gün kaldıktan sonra Napoli ve Pompei’yi görüp, bundan sonraki zamanımızı Amalfi bölgesinde geçirdik. Her ne kadar bütün burnu her gün arabayla gezsek de işaretlediğim yerleri daha yakından gördük.

Roma-Napoli-Pompei

Roma

Önce kısa bir Roma gezisi yapıyoruz. E tabi ki 2 gün Roma’ya yetmiyor, bunu bile bile gidiyoruz. Roma ki devasa şehir, 1 hafta gezsen gezilir. Bizim daha önce görmüşlüğümüz vardı, amacımız görmeyenlerin de fikir edinmesi oldu. Bu yazı bir Roma-Napoli rehberi olmadığından Roma ve Napoli’yi hızlıca geçiriyoruz. Hadi bakalım..

Bu tatil 7 kişiyiz, çok da mutluyuz, Piazza Navona’dayız..

Ekibin kalanı da burada, Castel Sant’Angelo’dayız..

Yorgunuz..koskoca Roma’yı 1 günde görcem dersen böyle olur, ama Vatikan’dayız..

Aramızda bazıları yorgunluklarını çok belli etmiş 🙂

Ama pes etmemişiz Vatikan’ı görmüş, aşk çeşmesine gelmişiz..

Pantheon’u görmemiş demesinler..

Kolezyum’u görmüş, şımarmışız 🙂

İspanyol merdivenlerini çıkamayacak kadar yorulmuşuz, ondan boş 🙂

Roma’yı gezebildiğimiz kadar gezdikten sonra konakladığımız yere döndük. Yerimizin adı; Camping Village Roma, fena değildi diyebilirim. Bulduğumuz en uygun fiyatlı yerlerden biriydi, malum tam sezonu Roma popüler, otel vs. bulmak zor. Linki işte burada; Camping Village Roma. Yeşillik içinde olması gayet hoştu, fakat bugalow tarzı bir yerde kaldığımızdan, yan komşuyla beraber kalıyormuşuz hissi uyandı bizde 🙂

Güzel sokaklar yapmışlar ve bayağı geniş alana yaymışlar kamp alanını..

Arabanızı bungalowun önüne çekebiliyorsunuz, akşamları serinlikte bu banklarda keyifle oturabiliyorsunuz..

Napoli

Roma içerisinde toplu taşıma kullandık (bu arada Roma’da toplu taşıma bayağı kötü, neyse yürüye yürüye bi şekil hallettik), plan Roma’dan sonra 5 gün için (Napoli-Pompei-Amalfi kıyıları için) araba kiralamaktı, öyle de yaptık, 7 kişi olduğumuzdan iki küçük araba seçtik, iyi de yapmışız, zira Amalfi yolları çok dardı, büyük bir arabayla geçmesi mümkün değildi. İkinci gecenin sabahında arabaları alıp Napoli’ye doğru yola çıktık, amacımız kısa bir Napoli turu yapıp, görmeyenlerin gezmesi için Pompei’ye gitmekti. (Bu arada arabaları Budget’tan kiraladık, full sigortası dahil takriben araba başı 500 euro ödedik, 7 gün için. Bu arada aman diyim sigortadan kısmayın, biz Salerno’da arabanın lastiğini patlattık, stepneyle değiştirdi bizim genşler, Napoli havalimanındaki Budget’a gittiler, hemen arabayı yenisiyle değiştirdiler, 5 kuruş da ödemedik)

Napoli ile Roma arası çok yok, kısa sürede vardık Napoli’ye ama Napoli’nin hırsızları meşhur, bizim daha önceden İtalya’da hırsızlık maceramız da var (okumak isteyenler için linki burada); Floransa’da arabanın içinden çantalarımız çalınmıştı 🙁. Bu yüzden arabaları ah nerelere koysak, ne yapsak derken, merkeze yakın kapalı bir otopark bulduk, oraya koyduk ama yine içimiz pek rahat etmedi açıkçası. Yapacak bişi de yoktu, hamama giren terler misali bıraktık arabaları, çıktık.

Napoli’de küçük bir tur attık, merkezdeki meydanını gezdik..

Keyfimiz yerindeydi..

Ama sıcaktan eriyorduk 🙂

Karnımız da açtı, Napoli, İtalya’nın en güzel pizzasının yapıldığı yermiş, biz de denedik haliyle ama açıkçası pek beğenmedik, çünkü fazlasıyla kalın ve az malzemeliydi. (Bu bizim ağız tadımızla alakalı olabilir) Arkadaşlardan biri mozerrallalı gnocchi (bir çeşit makarna) yedi, o gayet güzeldi, hepimizin gözü onda kaldı 🙂 . Napoli’den sonra Pompei’ye geçtik, Pompei’nin arkeolojik bir şehri var içinde, bazı arkadaşlarımız şehre girip gezdiler, açık hava müzesi misali bir yer burası, zamanında Vezüv yanardağının patlamasıyla telef olan Pompei halkının yaşadığı yerlerin ve hatta küle dönmüş vücutlarıyla halktan insanların da sergilendiği bir müze. Biz daha önce gördüğümüz için girmedik, gitmişken görmenizi tavsiye ederiz, ancak yazın çok sıcağa karşı hazırlıklı olmalısınız.

Amalfi Bölgesi

Öncelikle size 6 gece-5 gün boyunca konaklayacağımız Amalfi’nin Monte Faito bölgesindeki yeri  göstermek istiyorum. Airbnb’den ev kiraladık, Amalfi kıyılarının zorlu yollar olduğunu, 10 km’yi yarım saatte gideceğimizi daha öncesinden öğrenmiştik ama yaşamak bambaşka, acı bir tecrübe oldu. Biz evin kendisine ve fiyatına önem verdiğimiz için, evin yerini biraz göz ardı etmişiz, ancak bu bir hata olmuş, zira evet Amalfi’nin Monte Faito bölgesi çok güzel, çok ferah, her yer yemyeşil, sessizlik, huzur vs. ama her gün kıyıya in çık 1,5 saatimizi çaldı diyebilirim. Evimiz şurasıydı; Airbnb evi. Biz bu eve 6 gece için 3.086-TL ödedik, toplamda 7 kişi olduğumuz göz önünde bulundurulunca, oldukça uygun bir fiyattı.

Dağın tepesinde olmasını saymazsak evimiz çok güzeldi ve içerisinde de İtalya’yı gezmekten keyif aldığımız kadar eğlendik.

Evimizin bir de piyanosu vardı 🙂 Özellikle piyano çalmayı bilmemesine rağmen çalabilmek konusunda ısrarcı davranan arkadaşlarımızdan biraz muzdarip kalsak da arkadaşlarımızın sanatına engel olmadık 🙂

Türk tipi sabah kahvaltımızdan ödün vermedik 🙂

Kahvaltıdan sonra İtalyan işi espressolarımızı da evden çıkmadan mutlaka içtik 🙂

Dağın tepesinde bazen donduk ama ısınmanın yollarını bulduk 🙂 Bazılarımız cin çağırmaya çalıştı 🙂

Aramızda efkarlanan arkadaşlar da yok değildi 🙂

Bir sabah uyandık ki evimizin yakınında yangın çıkmış. Zaten Vezüv taraflarında yangını görmüştük, sonrasında bizim yakınlarımızda da çıkmış, biz bi korktuk tabi.

Bu fotoğraf da Vezüv yanarken otoyoldan çekildi..

Ev sahibini aradık, bacım yangın var napcaz dedik o pek bi rahattı, komşularını falan aradı sorun yok siz takılın dediler. Biz yine o gün için dayanamadık, bavulları topladık, arabanın bagajına koyduk, öyle çıktık yola 🙂 Sonra geri döndük tabi, hiçbir şey yok, yine yayıldık eve 🙂 .

Sorrento-Positano-Amalfi Kıyıları

Şimdi efendim gönül isterdi ki daha önceki yazılarımda yaptığım gibi (bknz: Cote d’Azur sahilleriKefalonya sahilleri) Amalfi sahillerini de tek tek anlatayım. Lakin bu sefer güldürmüyorum, zira Amalfi sahilleri maalesef ne bu sahiller kadar güzel ne de ulaşılabilir, sarp dağlardan ancak uzaktan bakabiliyorsunuz, biz doğru düzgün bir yerde denize giremedik bile. Bu yüzden tek tek sahil anlatmadan şehirleri anlatacağım, siz bizim yaptığımız gibi yol üzerinde bulduğunuz güzel ve uygun (girilebilir) bir yerde denize girebilirsiniz. Ancak şunu aklınızdan çıkartmayın ki Amalfi tatili kesinlikle bir deniz tatili değil.

Sorrento

Sorrento, gördüğümüz en tatlı Amalfi şehirlerinden biriydi, hakkını verdi diyebilirim. Bu şehirde otopark problemi yaşamadık, saatine yaklaşık olarak 2 euro ödeyerek araçlara uygun bir yer bulabildik.

Yukarıdan Sorrento..

Çiğdem yolu anlatıyor, soldan gidince de Positano varmış Duygu 🙂 Ben; tamam madem yavaş yavaş gidelim oraya da 🙂

Gitmeden biz kızlar bi poz verelim 🙂 Damlacığım ve Çiğdemciğim ile..

Diğer Amalfi şehirleri kadar olmasa da Sorrento yolları da dar, scootercıları bol bir şehir 🙂

Tatlı bir çarşısı var…

Dar sokaklara yerleştirilmiş mekanları..

Burada oturmak ne kadar keyifli olur karar veremedim ben açıkçası…

Sorrento bir yandan da İtalyan modasının nabzını tutuyor olmalı 🙂

Süs eşyaları da cabası..

Tam kadınlara göre 🙂

Bu İtalyanlar işi biliyor, görsellik onların işi 🙂

Şehrin merkezinden manzara da çok güzel..

Buradan keyifle manzarayı izliyorsunuz, amaaaaa bir yandan sıcaktan bunaldığınız için şuradaki sahillere kendinizi atasınız da geliyor. Amalfi sahillerinde dikkat çeken bir başka şey de insanların yüzmesi için ayrılan yerlere çok yakın olarak küçük teknelerin konulmuş olması, tekneler yüzünden yüzülecek alan çok kısıtlı ve ayrıca kirli.

Ancak dediğim gibi şehir kötü değil, gayet güzel..

Positano

Positano bence Amalfi kıyılarının en güzel şehri, ayrıca en kalabalık ve pahalı yeri..(herkes benim gibi düşünüyor olmalı 🙂 )

Positano’da ancak belli bir yere kadar arabayla ilerleyebiliyorsunuz, şehrin içerisine girebilmek için yüzlerce merdiven inip, sonrasında çıkmanız gerekiyor. İnmek kolay, zaten denize iniyorsunuz, ancaaaak iş denizden yorgun çıktıktan sonra bir de o merdivenleri çıkmaya gelince hayli yoruluyorsunuz. Sıcakta ben bayağı etkilendim diyebilirim.

Positano

Önce arabamızı bırakacak yer bulduk..

Sonra başladık yürümeye, denizeee 🙂

Şehir çok tatlıydı..

Başlangıçta her şey çok güzeldi 🙂

Ben rengarenk evlerine bayıldım..

Sarp kayalıklara yaptıkları yerleri görünce hayran kalmamak mümkün değildi..

Modanın kalbi Sorrento kadar Positano’da da atıyordu belli ki..

Sahili ve denizi de Amalfi kıyılarına göre gayet iyiydi..

Ama merdivenlerden yukarı çıkmak yok muydu, işte o bizi bitirdi 🙂

Arabayla Amalfi kıyıları

Arkadaşlar, yazın yollar çok kalabalık, aşırı sıcak, denizi görüyorsunuz giremiyorsunuz, her yer scooter, İtalyanların can derdi yok, karmakarışık bir trafik, park yeri zor buluyorsunuz, hatta bulamıyorsunuz. Biz Amalfi’de park yeri bulamadık, bulduğumuz yerin saati 5 euro idi, durmadık, şehri panoramik gezdik çıktık. Amalfi kıyılarında yollarda çok vakit harcıyorsunuz, inanılmaz virajlı, hızlı gidemezsiniz. Bir şehrin içine gireyim deseniz, çıkmanız dert, o yüzden biz bazı günlerde belirli noktalarda kalmayı tercih ettik; Sorrento’da, Positano’da, Minori’de..

Tabi bu negatif durumlarda yollarda gördüğümüz güzellikleri es geçmemize sebep olmadı. Sizinle de bunları Amalfi Kıyıları başlığı altında paylaşmak istedim, bunlar karadan geçerkenki manzaralar, bir de tekne turundan çektiklerimiz var, onlar da aşağıda 🙂

Şu aşağıda (Burası Positano yakınları) tekne kiralayan bir firma bulduk, tam gün (8 saat) 300 euro, yarım gün (4 saat) için ise 150 euro istediler. Tekne dediysem bu seferki Kefalonya’daki gibi değil, zodyak idi..

Mola verdik, hafif rüzgarlı..

Ve trollemeceli 🙂

Biraz da gizli, saklı sahilli 🙂

Bi gün de Positano’daki yangına şahit olduk..Fakat anladığımız kadarıyla yerliler bu duruma alışıktı..

Gerçekten durup da şehri gezmek istediğimiz yerlerden geçtik ama dediğim gibi bu mümkün olmadı pek..

Sanırım aynı şeyi bu iki arkadaş da tartışıyor..Eskiden buralar böyle miydi azizim..

Bazı yerlerin yeşili yeşil, mavisi mavi..

Ayrıca geçitleri dar..

Tekne Turu’nun Güzellikleri

Efendim az önce söylediğim zodyakı kiralamadık, çok pahalıydı. Amalfi ve Positano’ya yakın yerlerde fiyatlar böyle..Ancak Salerno’ya yaklaştıkça fiyatlara bir güzellik geliyor. Biz tekneyi Minori’den kiraladık, bu arada bir gün de orada denize girdik, fena sayılmazdı ve sakindi, diğer yerlere göre daha uygun fiyatlı.

Tekneye geri dönecek olursak, 4 saat için 90 euro, 8 saat için 180 euro idi. Amalfi sahilleri çok uzun olmadığından, biz Capri’ye de gitmek istemediğimizden 4 saatlik kısa turu seçtik, iyi de yapmışız, bu 4 saatte Amalfi kıyılarını da gezdik, denize de girdik. Tekne turunu tavsiye ederim, hem şehirleri uzaktan görüyorsunuz, hem tekneyi kendiniz kullandığınız için keyifli oluyor, hem de denizi beğendiğiniz yerlerde durabiliyorsunuz, açıkta su tertemizdi, biz çok eğlendik, umarım sizin için de güzel olur..

Minori

Minori

Minori’den çıktık yola..

Yol arkadaşlarımız pek havalıydı 🙂

Bizimki gibi minnaklar da var tabi..

Kayalıklarda insan izine rastlanmıyor ama evler var, hayret..

Amalfi’nin içinde duramadık ama tekneyle yakınından geçtik de gördük 🙂 Yine abartıldığı kadar yok tabi ki..

Amalfi

Amalfi

Enteresan yerler geçtik..

Güzel şehirler..Denizden daha güzel görünüyorlar 🙂 Trafik çilesi de yok, oh..

Ama sanmayın ki sadece manzara çektik 🙂

Tabi ki kendimizi de çektik 🙂

Milli fotoğrafçımız, nam-ı diğer selfie çubuğumuz İsmail yine çok çalıştı garibim 🙂

Ben yine geçen seneki performansımı korudum, harika bir kaptandım 😀 Çok eğlendim, çoook.

Zodyakıyla poz veren kaptan edasıyla poz verdim hep 🙂

Geçtiğimiz yerleri yolcularımıza tanıttım (bknz: Positano 🙂 )

Bu havam bir süre daha devam etti, taa ki karaya ayak basana kadar 🙂 Her güzel şey gibi kaptanlığım da bitmişti..

Tekneyle Minori’ye geri döndük, biz Minori’yi çok sevmiştik. Orada ufak, yerel bir pastane bulup pastaları gömdük, evet bu fotoğraf gömmeden saniyeler önce çekildi 🙂

Herkesin sabırsızlığı gözlerinden okunuyor, çek kardeşim çek, pastamızı yiyelim..

Son hatıramız yine Minori’den. Efendim hatıramıza tanıklık eden can dostlarımız sağ baştan olmak üzere; Damla, Mehmet Ali, Çiğdem, ben, Taner, Fethi ve İsmail.

Defaatle tekrarladığım gibi Amalfi abartıldığı kadar yok, hatta o kadar çile çekilmez gitmeye, yani gidilir de öncelikli değil belki, ay bilemedim fotoğrafları gördünüz artık siz karar verin. Amalfi konusu böyle de kesin olan başka bir şey var ki eğer yanınızda; pozitif, uyumlu, eğlenmeyi bilen, saçma sapan şeylere bile gülebilen, birbirine yardım eden, Müslüm Gürses ile kah hüzünlere gark olup damat halayı ile kah halay çeken, piyano çalmayı bilmese dahi biliyormuşcasına size resitaller yapan 🙂 dostlarınız var ise değil Amalfi’ye Fizan’a da gitseniz tatilinizden memnun kalırsınız, çok eğlenerek dönersiniz. O yüzden rotalarınızı belirlerken yanınızda götüreceklerinizi de iyi belirleyin derim.

Sevgiler,

Duygu

P.S: Teşekkürler a dostlar!

Facebooktwitter